Kökenleri

Feodalizm, Orta Çağ Avrupa'sında hükümdarın ve soyluların yönetim biçimiydi. Kökeni, Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden sonra Avrupa'da ortaya çıkan toprak sahipliği ve sınıf farklılıklarıyla ilgilidir. Feodalizm, güçlü savaş lordlarına bağlı küçük toprak sahipleri veya vassallar arasında sıkı bir hiyerarşik ilişki ağına dayanır.

Feodalizm, 9. yüzyılda Batı Avrupa'da ortaya çıktı ve yaklaşık 15. yüzyıla kadar varlığını sürdürdü. Bu dönemde, toprak sahipleri topraklarını savunmak için askeri güçlere sahip olmak zorundaydılar. Güçlü bir savaş lorduna bağlı olmak, toprak sahiplerinin güvenliğini sağlamak ve düşmanların saldırısına karşı korunmak için en iyi yol olarak kabul edildi.

Feodalizmin temel yapı taşlarından biri, savaş lordları ve vassallar arasındaki yasal bağlantılardı. Savaş lordu, bir vassal ile anlaşma yaparak ona toprak verirdi. Vassal, toprak sahibi olarak toprakların korunmasından sorumluydu ve karşılığında savaş lorduna sadakat ve askeri hizmet sözü verirdi. Bu anlaşma, taraflar arasında karşılıklı bir bağımlılık yarattı ve genellikle yazılı bir belgeyle belgelendirilirdi.

Feodalizm, kilise tarafından da desteklendi. Kilisenin, toprakların korunmasında ve yönetiminde önemli bir rolü vardı ve papazlar, rahipler ve keşişler genellikle toprak sahibi olan soyluların ailelerinden gelirdi.

Feodalizm, 15. yüzyılın sonlarına doğru Avrupa'da yavaş yavaş sona erdi. Bu dönemde, merkezi hükümetler güçlerini artırdı ve kraliyet otoritesi arttı. Yeni keşifler, büyük kolonilerin kurulmasına ve ticaretin gelişmesine yol açtı. Bu da ticaretin ve sanayinin gelişmesine neden oldu ve sonunda feodal sistemin yerini kapitalizm aldı.

Bugün, feodalizm genellikle tarihsel bir terim olarak kabul edilir. Ancak, bu sistem hala bazı ülkelerde, özellikle Afrika ve Asya'daki bazı yerel topluluklarda varlığını sürdürmektedir.